Özgür Uşaklıgil Logo
Basın
İletişim
English
Tasarım hakkında Halıcılık geleneği Halı ve kilim tasarımları Kimdir?
 

Uşaklıgil ailesi, 1934. Halit Ziya Uşaklıgil'in Uşak'taki akrabalarına yaptığı ziyarette çekilen bu fotoğrafta, sol arkada bulunan kişi dedem Memduh Uşaklıgil.

 

Halı dokumacılığı konusunda Uşak'ın bütün dünyada hatırı sayılır bir şöhreti vardır. Bu şöhret bölgenin geleneksel desenlerinin zenginliği kadar, ticaret yollarına yakınlığından da kaynaklanır. Bu sayede Uşak on beşinci yüzyıl sonrası dönemde saray çevresine ve Avrupa'nın büyük kısmına halı üreten bir merkez haline gelmiştir. Avrupa erken dönemlerde bu halıları İzmir halısı olarak tanımıştır. Uşak halıları çok sevilmiş ve günümüze kadar etkileri görünen yüksek bir talep oluşmuştur.

Halıcılığın bu en bereketli topraklarında yaşayan Uşaklıgil ailesi yedi kuşaktır halı üretimi konusunda çalışmıştır. Halı konusunda ilk derslerimi rahmetli dedem Memduh Uşaklıgil'den almıştım. Çocukluğumda babamın mağazasına her gün gidip gelen, sözde emekli bir halıcıydı. Gerek babamın dokuttuğu halıları incelerken, gerek eski dostları ile geçmişi yâd ederken dedemi dinlemek hem öğretici hem de eğlenceliydi. Öğrenmeye o günlerde başladığım şeylerin bir gün geçimimi sağlayacak, bende bir tutku halini alacak halı tasarımının ilk dersleri olduğunun farkında değildim.

Dedem eşek sırtında köyleri gezdirdikleri müşterileri ile yaşadıklarını anlatırken mesleğini ne kadar sevdiğini gözlerinden anlardınız. İzmir'den, İstanbul'dan, İsviçre'den, İngiltere'den hatta Amerika'dan gelen müşterilerini uzun uzun anlatırdı. Hikâyelere bol bol halı bilgisi saklanırdı.

Bu yıllar, bir iplik tarağını, boyahaneyi veya halı yıkamanesini ilk kez gördüğüm yıllardır. Babamla kamyonete atlayıp, boya ustalarına gittiğimiz, tezgahların iplik beklediğinin söylendiğini ilk kez duyduğum yıllardır. Bu sözleri artık dedemin ve babamın yerine haftada birkaç kez ben söyler oldum.

Üniversiteyi bitirdiğimde babam Romanya'da, Mısır'da, Pakistan'da, Uşak bölgesinde imalat yapan-yaptıran, sonra bu halıları Türkiye'den İtalya'ya, İngiltere'den Amerika'ya bütün dünyada satan bir organizasyonun yöneticisiydi. Her yeni kalitenin oluşumunda büyük bir heyecanla çalıştığını, bunun işin en önemsediği bölümü olduğunu görürdüm. Yün seçimi, harmanın yapısı, imalat standartlarının oluşturulması, paletin oluşturulması günler süren, kılı kırk yarmayı gerektiren işlerdir. Çünkü bu aşamalarda yapılacak hatalar senelerce sürmesi planlanan üretimin her aşamasında karşınıza çıkacaktır.

Geriye bakınca bu büyük şansa şükrediyorum. Uşak gibi tarihi halı ve tasarımla dolu, dünyanın en güzel halılarını üreten bir şehrin, en iyi ustalarından hem halıyı öğrendim, hem de halı tasarlamayı. “Cardinal Tasarım Ofisi”nin orijinal çizimlerini inceleyip, O.C.M. gibi dev bir imalatçının bilgi birikiminin bir kısmına sahip oldum. Ailemin kuşaklardır süren halıcılık deneyiminin süzgeci hep beni iyi halılarla buluşturdu. Amerika'dan Romanya'ya, Mısır'dan Pakistan'a halının düşünüldüğü, tasarlandığı, üretildiği, yıkama ve bitiş işlerinin yapıldığı, depolanıp satıldığı yerlerde bulundum.

ODTÜ'de Endüstri Ürünleri Tasarımı okuduğum, İTÜ'de araştırma görevliliği ve part-time hocalık yaptığım, aydınlatma ürünleri, satış noktası sergileme elemanları, fuar stantları, ev aksesuarları gibi pek çok şey tasarlayıp ürettiğim yıllar boyunca hem aklımın bir kısmı hem de emeğim babamın şirketi sebebiyle halı tasarım ve imalatındaydı.

Bugüne kadar kaç halı, kaç kilim çizdim bilmiyorum. Kaç kalite belirlediğimi, kaç palet oluşturduğumu ancak tahmin edebilirim. Bu konuda net bildiğim tek şey çizdiğimden daha fazlasını çizmek istediğimdir.

 

Dört yüzyıl boyunca Uşak madalyon.

 

© 2014 Özgür Uşaklıgil Başa dön Anasayfa